Aklını,
ahlakını, vicdanını yitirmiş insanlar !
Çok konuşulan kavramlardır, “ahlak” ve “vicdan.”
“Ahlaklı, ahlaksız, vicdanlı, vicdansız”. sözlerini günlük yaşamda söyler dururuz ama üzerinde çok da düşünmeyiz.
“Ahlak”, doğruluktur, dürüstlüktür, doğrudan ayrılmamaktır, doğrunun
yanında olmaktır. Ahlak, gerçekle bağlantılıdır. Ahlakın temeli de
gerçeklerdir, adalettir.
Bu nedenle de gerçeği görmemek için başını başka yere çevirmek
ahlaksızlıktır. Gerçeği görüp kabul etmemek ahlaksızlıktır. Gerçekten yana
olmamak ahlaksızlıktır. Gerçekleri örtmek ahlaksızlıktır. Gerçekleri örtenlerin
yanında olmak ahlaksızlıktır.
Vicdanın temeli ise merhamettir, acımadır. Bir canlının acı çektiğini görüp
de içi sızlayan kişi, vicdanlı bir kişidir. Ona yardım eden, ona yardım etmek isteyen kişi vicdanlıdır. Başını çevirip geçen kişi vicdansızdır.
Şimdi, durup
dururken bu “ahlak” sözcüğü, bu “vicdan” sözcüğü
nereden gelip aklıma takıldı da okurlarımla paylaşmak istedim?
Bakın neden?
Dün Bakırköy
Spor Vakfının, imara kaçak ticarethanelerin mahkeme kararıyla yıkımı sırasında
maalesef üzücü bir kaza sonucu Mustafa Yılmaz adındaki belediye işçisi vefat etti.
Bu ne ilk ne
de sonuncu iş kazası.
Adına ne
derseniz deyin ister tedbirsizlikten olmuş, ister kader diyin sonunda bir ölüm
var.
Gerçek var.
Ateş düştüğü yeri yakar, gerçekte budur.
Ama asıl bu
kazadan sonra olanlar ise insanlık adına utanç vericidir.
Bakırköy
Belediye Başkanı
Dr.Bülent Kerimoğlu da etten kemikten oluşmuş, duyguları olan bir insandır. Üstelik
doktordur, İnsan hayatını
kurtarmak için okumuş tahsil yapmış biridir.
Bakırköy Belediye Başkanı Dr. Bülent Kerimoğlu, kendisine kaza olduğu söylenir söylenmez olay yerine intikal eder. Belki bir şeyler yapabilirim umuduyla gittiği olay yerinde;
Yıkımı
yapılan Kaçak Ticarethanelerin işletmecileri ve yakınlarının sözlü
hakaret ve suçlamalarıyla karşılaşması tam bir provakasyon eylemine dönüşmesi akıllarda soru işareti bıraktı.
Ortada bir
ölüm varken cenaze daha oradayken yapılan bu provakasyon eylemi, insanlığın
bittiğine en iyi örnek olmuştur.
Başkan Dr. Kerimoğluyla husumetiniz
olabilir, davalık olabilirsiniz, kimse kimseyi sevmeyebilir.
Ama içinde insani duyguları olanlar, herkes ama cenazeye saygı duymak zorundadır.
Başkan Dr. Kerimoğlu'da eğer sorumlu varsa bu ölümde gereğini yapacağının kimsenin şüphesi olmasın düşüncesindeyim.
Zaten idari ve savcılık soruşturması başlamış durumda.
Başkan Dr. Kerimoğlu’nu suçlayıcı, tahrik
edici ifadeler söyleyenler zaten çalışma arkadaşını kaybetmenin büyük üzüntüsü
içindeyken böyle bir provakasyonu gerçekleştirenlerin vicdani duygularını
sorgulamaları gerek.
Hiçbir şey bir insan hayatından önemli değildir.
Kendi
rantları uğruna, böyle acılı bir günde kamuoyunu meşgul edip, ayrıca burdan siyasi rant elde
etmek isteyenlerde kendilerini sorgulamalıdır.
Bu ölüm olayından siyasi rant elde etmek isteyenlerde, önce kendilerine bakmalıdırlar.
Ama asıl ilginç olan siyasi rant uğruna kendi partililerinin de Başkan Dr.Kerimoğlu'na karşı kara propaganda yapmaları. Siyasi
iktidarları dünyanın en fazla iş kazası olduğu hükümet olduğu da unutulmamalıdır.
AK Parti iktidarına yakın havuz medyası ve yerel medya bir anda gündem değiştirmek için Başkan Dr.Bülent Kerimoğlu ve CHP ‘yi itibarsızlaştırmak için yanlı haberler yaparak gündem oluşturmaya çalışmışlardır.
Somadaki maden faciasını unutmadı bu insanlar halen.
Bir ölünün
arkasından bunların olması insanlık adına utanç vericidir.
Mustafa
Yılmaz kardeşimize de
Allahtan Rahmet diler, ailesine, sevenlerine, mesai arkadaşlarına sabırlar dilerim.
Yalan
beyanlarla, algı operasyonları Bakırköy'de daha sık görüleceğe benziyor, hele
erken seçim gündemdeyse, ölüler bile kullanılıyor maalesef..
Vicdanlı,
ahlaklı insan olmak.
İnsanlığın
evrensel ideali budur…
BU OLAYLAR YAŞANIRKEN ORADAMIYDIN NASIL BU KADAR HADSİZ BİR YAZI YAZABİLİYORSUN YAZIKLAR OLSUN