Meydan Gazetesinde Abdullah Kılıç 'Bu değil, bu da değil işte bu' başlıklı yazısında Danıştay'ın Ağaoğlu kararını yazdı.
Meşhur işadamımız Ali Ağaoğlu’nun bugünlerde ağzı kulaklarında!
Nasıl olmasın ki?..
Danıştay sayesinde, servetine 2 milyardolar daha katacak!
Ağaoğlu sevinmesin de vatandaş mı sevinsin?
O da Danıştay kararını duyar duymaz ‘ortanca hanımını’ da yanına alarak Taksim’de katliamın olduğu yere gitti.
Terör saldırısında hayatını kaybeden turistler anısına “fakirler karanfil bırakırken, o gül bıraktı!”
Eee, ne de olsa zengin adam…
Neyse,parası onun olsun, biz asıl meseleye girelim ve izninizle biraz çenemizi yoralım!
Duymuşsunuzdur, Ağaoğlu, Bakırköy Kartaltepe’de 70 dönümlük araziyi satın almıştı. Sonrada projelendirip bu alana 1200 konutluk inşaat yapmaya karar verdi.
Arazinin 40 dönümünü yeşil alan ve park alanı bırakmak kaydıyla Bakırköy 46 adıyla satışa çıkardı.
İşler çok iyi gidiyordu ki, Bakırköy Belediyesi, kendisine ayak bağı oldu.
İşte vatandaşı ilgilendiren gelişmeler de bundan sonra başladı…
Çünkü Ağaoğlu, önce 40 dönümlük park alanını projede 26 dönüme indirdi. Bununla da kalmadı, etraftaki emsal bina yüksekliği 35 metreyken onu da 70 metreye çıkardı.
Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz?
İnşaat alanını yüzde 200 arttırmak demek…
“Böyle büyük projelerde inşaat alanının en az yarısını yeşil alan olarak bırakmak zorundasınız! Bina yüksekliğini bu kadar yapamazsınız, emsali bu kadar arttıramazsınız” diyen belediyeye, “Ali Ağaoğlu yaparsa olur” şeklinde rest çekti…
Tabii hem Bakırköy Belediyesi hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi bu projeyi reddetti.
Ama Ağaoğlu, ne belediye başkanını dinledi ne de meclis kararını!
Ne de olsa arkasında ANKARA vardı…
Zaten ANKARA da hemen devreye girdi.
Sağ olsun eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, bir imzayla o araziyi Özel Proje Alanı ilan etti. Ve böylece hem Bakırköy hem de İstanbul Büyükşehir Belediyesi devre dışı kaldı.
Peki her şey bu kadar basit mi?
İnanın anlattıklarımın eksiği var, fazlası yok…
“Yahu biz bu olayları bir yerden hatırlıyoruz” dediğinizi duyar gibiyim…
DANIŞTAY YOLLARINA GÜL DÖKTÜ
Evet, 17 Aralık yolsuzluk soruşturmasında ait olduğu iddia edilen tapelerde Bakan, Ağaoğlu, Bakan oğlu, danışmanı arasında geçen konuşmalarda bu kıyağın iç yüzünü görmek mümkün…
“Hâlâ anlamadım” diyorsanız da “Bilenler bilmeyenlere anlatsın!’
Neyse…
Ağaoğlu, dönemin hükümetini arkasına aldı ya, daha bir kazma vurmadan dairelerin metrekaresini 7 binden başlayan fiyatlarla satmaya başladı.
Bakanlığın bu kıyağını Bakırköy Belediyesi yargıya taşıdı.
İstabul 8. İdare Mahkemesi de planı iptal etti.
Mahkeme, projenin iptal gerekçesinde kamu yararının aleyhine olduğu, bölge insanının bundan zarar göreceği, şehircilik ilkesine aykırı bulunduğu, kentin siluetinin bozulacağı gibi birçok konuya atıf yaptı.
Öyle ki İBB’nin de karşı olmasını gerekçe göstererek bilirkişi keşfine bile gerek duymadı.
Tabii Ağaoğlu ve tayfası, idare mahkemesi karanını bir üst yargı olan Danıştay 6. İdare’ye götürdü.
Danıştay da İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nin kararını uygun bularak 2014’te onadı!
Tam “Konu kapandı, bölge ranttan kurtuldu, Bakırköylüler rahat bir nefes aldı” derken bir haber dolaşmaya başladı: “Ali Ağaoğlu’nun bugünlerde keyfine diyecek yok” şeklinde…
Çevresindekiler “Sonuncu eşinden çocuk falan bekliyordur, ondandır sevinci” diye iyiye yorarken, işin aslı çok geçmeden anlaşıldı.
MAHKEME KENDİ KARARINI YOK SAYDI
Danıştay 6. İdare’nin, 4 Şubat 2016 tarihinde, kendi kararının üzerinden bir yıl geçmeden, yeni bir karara imza attığı ortaya çıktı.
Davaya sonradan müdahil olan arsa sahibi şirketin ‘karar düzeltme başvurusu’nu esastan görüşen Danıştay, yeni bir kararla hem bir yıl önceki kendi kararını yok saydı hem de İstanbul 8. İdare Mahkemesi’nin kararını iptal etti!
Anlayacağınız Ağaoğlu, “Bu değil, bu değil, bu da değil” diyerek sonuna kadar direndi ve son Danıştay kararını eline alıp “İşte bu!” dedi.
“Ne diyorsun sen, neden böyle oldu, niye oldu, nasıl oldu?” şeklinde anlamsız sorular sormayın; bilmiyorum…
Gerçi bilsem de söyleyemem!
Ama bildiğim tek şey var:
Danıştay 6. İdare, hukuk tarihinde eşine az rastlanır bir şekilde kendisine düzeltme için başvurulan kendi kararını, varsa maddi hatası tashih etmek yerine yok saydı.
Yine hukuk tarihinde görülmemiş bir şekilde, dosyayı usul ve esastan görüşerek önceki kararını bozdu.
1 MİLYAR YERİNE 3 MİLYAR KAZANACAK
Şimdi soruyorum…
Ali Ağaoğlu bayram etmesin de kim etsin?
O istemiş tek göz, Danıştay vermiş iki göz!
2013’te 6-9 bin TL’den satışa çıkardıkları daire fiyatlarının metrekaresi, bugün 7 bin dolar dan başlıyor.
2013’te toplam satıştan 1 milyar lira kazanacakken bugünkü satıştan 3 milyar kazanacak…
Ve ultra zengin olarak, bir dahaki terörü lanetleyen gösteriye bilmem kaçıncı eşiyle, bu kez gül değil daha da pahalı olan orkideleri bırakarak objektiflere poz verecek.
Bu adamlarin derdi sehre yasanabilir konutlar kazandirmak,depreme dayanikli,insan yasamina yakisir mekanlar insa etmek hic degil... Allahlarindan bulsular...Bakirkoy ve istanbul un her kosesindeki eski konutlarin hizla donusmesi,yenilenmesi gerekirken,bunlar rant derdine dusmus... Allahin sopasinin baslarina indigi gunu de goruruz diliyorum...