Nedeni tam olarak bilinmeyen bu radyo patlamalarının, yüksek bir ihtimalle 'magnetar' olarak da bilinen güçlü manyetik alanları bulunan nötron yıldızlarından kaynaklandığı düşünülüyor. Ancak bazı bilim insanları, karanlık madde veya Dünya dışı zeki yaşam formlarının da bu radyo dalgalarının kaynağı olabileceğini söylüyor.
Uzmanlar, Dünya dışı bir uygarlıkla iletişim kurulması durumunda, bunun insanlık tarihi için bir dönüm noktası olacağını belirtiyor.
Peki Uzaylılar Şimdiye Kadar Bizimle Neden İletişim Kurmadı veya Kuramadı?
Bu konuyu bilim insanları şu ifadelerle açıklıyor;
İçinde bulunduğumuz Evren’de gezegenimize benzer yapıda 40 milyar gezegen daha bulunuyor. Bu nedenle herhangi bir gelişmiş medeniyetin bizimle bağlantı kurması sandığımızdan daha uzun sürebilir. Uzaylıların kullandığı dalgaların seyahat mesafesi sandığımızdan daha yavaş olabilir. Ya da bu dalgalar daha kompleks bir yapıda olduğu için onları fark edemeyip gözden kaçırıyor da olabiliriz.
İnsanlık olarak Uzay’ı 1984’ten beri dinliyoruz ve bu alanda teknolojimiz henüz çok yetersiz olabilir. Evrenin büyüklüğü göz önüne alındığında, uzaylılar tarafından gönderilen ve bize doğru ilerleyen ‘ilk merhaba’ mesajı hala yolda olabilir. İnsanlığın da 100 yıldan uzun süredir Uzay’a çeşitli dalgalar gönderdiğini biliyoruz ancak bizim mesajlarımız da henüz bir medeniyete ulaşamamış olabilir.
Başka bir gezegendeki yaşamın, henüz bizimle iletişim kuramadan yok olmuş veya kendi kendini yok etmiş olması ihtimali de mevcut. Uzaylı filmlerinde olduğu gibi Evren’deki gelişmiş medeniyetlerin diğer medeniyetleri işgal etmesi olasılığı da uzaylıların insanlıkla iletişim kurmamalarının mantıklı bir sebebi olabilir. Ya da en kötü ihtimalle bu koskoca Evren’de yaşayan tek medeniyet biz olabiliriz.