"Milletimiz can pahasına vatanına sahip çıkmıştır. Allah demiştir. Milletimiz dünya demokrasi tarihine altın harflerle yazılacak bir derstan kaleme almıştır.
Bunun için muhtarsak en iyi hizmeti getirmek için, Belediye Başkanıysak en güzel hizmetleri gerçekleştirmenin peşinde koşacağız. Cumhurbaşkanıysak ülkemizi ve milletimizi her alanda en ileriye ülkemizi taşımanın gayretinde olacağız.
REJİM TARTIŞMASI BİTMİŞTİR!
CUMHURİYETTEN GERİ ADIM ATMAYA ÇALIŞANLAR KARŞISINDA BENİ BULUR
"Türkiye 1923 yılında Cumhuriyete geçerek rejim tercihini yapmıştır. Artık milletimizin böyle bir derdi sorunu yoktur. Rejim artık 23'te atılan adımla yoluna devam etmiştir. Cumhuriyetten geri adım atmaya çalışanlar karşılarında herkesten önce milletimizi ve milletimizle birlikte şahsımı bulur.
MECLİS GÖREVİNİ YAPTI, BEN DE İNCELEYİP MİLLETE GÖNDERECEĞİM
Sorunlarımız var. Biz damdan düştük. Onun için hiçbir rejim hiçbir yönetim sistemi ülkeleri belirli bir kategoriye aşamaya getirmez. cumhuriyet dönemimizin darbelerle krizlerle dolu olması mevcut sistemin mükemmeliyetinden kaynaklanmıyordu. Şimdi biz yönetim sistemini tartışıyor ve değiştiriyoruz. Meclis üzerine düşeni yapmıştır. cumhurbaşkanı olarak ben de incelememi tamamladıktan sonra mesele sizin önünüze gelecektir. Artık söz de karar da milletimizindir.
HER ŞEYE KARŞILAR! HAVALİMANI YAPARSIN BOMBALARLAR...
Ülkemizde bir kesim var ki gündeme gelen her konuda aynı tavrı gösteriyor. Bunların memlekete ve millete faydalı olacak hibir teklif, proje ortaya koydukları vaki değil. Köprü yaparsın karşı çıkarlar, tünel yaparsın karşı çıkar. Hastane havalimanı yaparsın karşılar. Hakkari'de havalimanını bombaladılar. Sadra şifa olacak, ülkeyi büyütecek hiçbir adımın yanında bunlar yer almazlar. Tam tersine müzmin muhalifler gibi sürekli çarpıtma, yalan ve iftira ile meseleleri tersyüz etmeye çalışıyorlar. Anayasa değişikliğinde de taktikleri aynıydı.
Darbelerin, sıkıntıların, krizlerin sebebi olan mevcut sistemi göklere çıkarıyorlar. Değişikliği engellemek için mecliste yapmadık şey bırakmadılar. Tekme tokat.. her şeyi...
SORUN ŞAHISLARDA DEĞİL SİSTEMDE
Türkiye 10 Ağustos itibarıyla her ikisi de gücünü milletten alan iki ayrı gücün karşı karşıya kaldığı bir durumla karşı karşıya kalmıştır. Cumhurbaşkanı yetkileri itibarıyla bunu halktan aldığında daha güçlü kullanmak durumunda kalmaktadır. Burada söz konusu olan şahsım değildir. Bu şahsımla ilgili değil. Şahsımla birlitke yaşandı ancak orada kim oturursa otursun bu gerçekleşecekti. Sorunun şahıslardan değil sistemden kaynaklandığının farkına varmamız gerekiyor.
ÖNEMLİ LİDERLERİN ADIMINI TAMAMLIYORUZ
Nitekim Özal ve Demirel'in geldiği nokta da budur. Yine Merhum Erbakan'dan Rahmetli Türkeş'e kadar bu konuyu gündeme getirdiklerini biliyoruz. Onun için değişikliğe bu adımın tamamlanması olarak bakmak gerekiyor.
YALAN POLİTİKASINA KARŞI DOĞRUYU YAYACAĞIZ
Tek adamda bütünleşecek. Yalan! Yargı yok. Yalan! neden çünkü bunların cibilliyetinde bu var. Biz ne yapacağız? Doğruyu daha hızlı anlatacak daha hızlı yayılmasını sağlayacağız.